8 1 1

OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK

Kuşku/Şüphe Obsesyonları

Gündelik hayat içerisinde pek çok kez emin olamadığımız durumlar oluşmaktadır. Bu durum rahatsızlık verici olmakta ve emin olma isteği oluşturabilmektedir. Bazı insanlar içlerinde oluşan bu emin olma isteğine karşı kayıtsız kalırken, bazıları emin olma isteğinin peşinden giderler. Şüphe obsesyonlarında “emin olamama hali” ön planda olmaktadır. Bireyler yaptıkları işleri tam olarak yapıp yapamadıklarından emin olamazlar ve tam olarak yapamadım endişesi taşırlar. Aynı şekilde bir işi doğru olarak yaptıklarından da emin olamayabilirler. Bir başka deyişle akıllarına olan güvenlerini kaybederler. Şüphe içeren düşünceler, “ya yapamadıysam”, “acaba olmadı mı” “ya şöyle olduysa” “tam olmadı mı ki” gibi örneklendirilebilir. Tüm zaman ve enerjilerini emin olmaya ve hiçbir belirsizliğin olmamasına harcarlar. Birey hiçbir zaman emin olamayacağı bir şey için deliller arayabilir. Emin olmak için delil aradıkça bir sonraki delile ihtiyaç duyar. Emin olma çabasını veya isteğini sürdürdükçe kuşkuları beslendiği için artar. Dolayısıyla emin olma isteği hastalığı körükleyen, besleyen bir arzudur. Sonunda hiçbir zaman emin olamayacağı bir konu için delil toplamaya devam eder. Sürekli kuşku içerisinde olma hali yaşamın çeşitli alanlarına da yansıyabilmektedir. Dolayısıyla kişinin ve etrafındaki insanların yaşam kalitesi ve yaşam doyumu oldukça olumsuz etkilenmektedir. Ayrıca kişi emin olamamanın vermiş olduğu rahatsızlıkla tetiklenen kontrol etme, onay alma davranışlarına başvurur. Örneğin kapıyı tekrar tekrar kilitleme, doğru bir davranışta bulunup bulunmadığını sürekli başkalarına teyit ettirme davranışları sergileyebilir. Hayat pek çok belirsizlikle doludur. Belirsizliklerin ortadan kalması, her şeyin net ve kesin olması gibi bir durum neredeyse mümkün değildir. Bu nedenlerden dolayı belirsizlik gibi görünen durumlara katlanmak bu sorunu çözebilir. Kişi gerektiğinde emin olmadan yaşayabilmeli. Böylelikle emin olma çabası ile geçirdiği vakti daha verimli kullanabilir.

 

Önerilen İçerik

  • Aviofobi (Uçak Korkusu) Nedir? Belirtileri, Nedenleri ve Tedavi Yöntemleri

    Aviofobi Nedir? Uçak Korkusu Üzerine Derinlemesine Bir Bakış Aviofobi, yani uçak korkusu, uçakla seyahat etme düşüncesiyle bile yoğun kaygı, panik ya da kaçınma davranışlarına neden olan yaygın bir özgül fobi türüdür. Toplumda tahmin edilenden çok daha yaygındır. Yapılan araştırmalara göre her 3 yetişkinden 1’i, hayatının bir döneminde uçakla ilgili yoğun korku yaşadığını belirtmektedir. Ancak bu…

  • OTOMATİK DÜŞÜNCELER

    Otomatik düşünceler, aniden ve kendi irademiz dışında ortaya çıkan düşüncelerdir. Otomatik düşüncelerimizi, daha katı olan temel inançlarımız belirlemektedir. Örneğin “Başaramayacağım”, “Kalp krizi geçireceğim”, “en iyisini yapmalıyım” gibi düşünceler otomatik düşüncelerdir. Davranışlarımızı ve duygularımızı etkilerler. Otomatik düşünceye eşlik eden duygularımızla baş etmek bizim için zorlayıcı olabilir. Otomatik düşünceler, yaşadığımız durum ile uyum içinde olduğu için ve…

  • ATİPİK DEPRESYON NEDİR?

    1959 yılında ilk kez West ve Dally “Atipik Depresyon” kavramını ileri sürmüşlerdir. Atipik depresyon kişinin hayat standartlarını olumsuz yönde etkileyen, depresyonun alt tiplerinden biridir. Atipik depresyona şiddetli anksiyete (yoğun kaygı) eşlik eder. Bu yüzden bu bozukluğa ilişkin belirtiler kaygıyla başa çıkmaya çalışmanın bir sonucu olarak düşünülebilir. Ülkemizde atipik depresyon özelliklerinden muzdarip olan depresyon hastalarının sıklığı…

  • Obsesif Narsist Kişilik: Takıntılı Kontrol ve Yücelik Arzusu Bir Arada

    Günümüzde psikoloji, obsesif narsist kişilik yapısını da kapsayacak şekilde bireyin duygu, düşünce ve davranış örüntülerini anlamak için kişilik yapılanmalarını mercek altına alır. Bazı insanlar vardır ki hem kendilerine hem çevrelerine karşı aşırı titiz, kuralcı ve kontrolcü davranırlar. Aynı zamanda başkalarından sürekli takdir ve onay bekler, kendi başarılarını yüceltme eğilimindedirler. Bu kişiler, dışarıdan bakıldığında hem “mükemmeliyetçi”…

  • ANHEDONİ

    “Hedo” Eski Yunan’da “zevk ve keyif tanrısı” olarak bilinmektedir. Anhedoni, daha önce keyif alınan aktiviteler ve uyaranlardan keyif alamama durumudur. Derin bir hissizlik hakimdir. Kişinin yaşama yönelik hedefleri veya istekleri yoktur. Birey keyif alınabilecek bir durumu zevkli veya haz verici bir aktivite olarak görmemektedir. Beynin ödül mekanizmasındaki bir bozulmadan kaynaklandığı düşünülmektedir. Anhedoni (isteksizlik) depresyonun temel…

  • PANİK ATAK NEDİR?

    Panik atak, ani gelişen şiddetli bir endişe ve korkunç bir şey olacağı hissi ile ortaya çıkan fiziksel belirtilerle kendini gösteren bir durumdur. Fiziksel belirtilerden bazıları çarpıntı, hızlı nefes alma, nefes almada zorluk, terleme, mide bulantısı, göğüs ağrısı, sıcak basması, bayılacak gibi olma, baş dönmesi şeklindedir. Panik atak sırasında görülen diğer belirtiler ise depersonalizasyon ve derealizasyondur….

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir